AML'nin Tedavisi

AML hastalarında tedaviye hemen başlanması gerekir. AML tedavisinde tecrübeli hekimlerin yer aldığı merkezlerde tedavi görmek önemlidir.

AML tedavisinin indüksiyon tedavisi ve konsolidasyon tedavisi adı verilen iki bölümü vardır. İndüksiyon tedavisinin amacı, mümkün olduğunca fazla sayıda AML hücresini ortadan kaldırmak ve zamanla kan hücresi sayısını normale döndürmektir. İndüksiyon tedavisinde amaca ulaşılması durumuna remisyon adı verilir. Remisyondaki hasta zamanla kendisini daha iyi hisseder; kan veya kemik iliğinde lösemi hücreleri görülmez.

İndüksiyon tedavisi hastanede uygulanır. Hastalar genellikle üç veya dört hafta hastanede yatar. Bazı hastaların hastanede daha uzun süre kalmaları gerekebilir.

Lösemi hücrelerini öldürmek için çeşitli ilaçlar kullanılır. Her bir ilaç türü farklı yolla etkili olur. İlaç türlerinin kombine edilmesi ilaçların etkinliğini arttırabilir. Yeni ilaç kombinasyonları üzerinde çalışılmaktadır. AML tedavisinde genellikle iki veya daha fazla kemoterapi bir arada uygulanır. Bazı ilaçlar ağız yoluyla verilir. Kemoterapi ilaçlarının çoğu, genellikle hastanın göğüs duvarının üst kısmındaki bir toplardamar içine yerleştirilen kateter yoluyla verilir. Kemoterapinin ilk seferinde genellikle tüm AML hücreleri ortadan kaldırılamaz. Hastaların çoğunda daha fazla tedaviye ihtiyaç duyulur. İndüksiyon tedavisini tamamlamak için genellikle aynı ilaçlar birkaç sefer daha kullanılır.

AML hastaları remisyona girdiğinde genellikle biraz daha tedavi uygulamak gerekir. Çünkü, yaygın olarak kullanılan kan veya kemik iliği tetkikleriyle tespit edilemeyen AML hücreleri kalmış olabilir. Konsolidasyon tedavisi de hastanede uygulanır. İndüksiyon tedavisinde olduğu gibi hastaların üç veya dört hafta, bazen daha uzun süre hastanede kalmaları gerekebilir. Konsolidasyon tedavisinde kemoterapi ile birlikte allojenik kök hücre nakli veya otolog kök hücre nakli yapılabilir.

İzlem

Remisyondaki hastaların da düzenli olarak doktorlarını ziyaret ederek muayene ve kan tetkikleri yaptırmaları gerekir. Kemik iliği tetkikleri yapılması da gerekebilir. Hastada hastalık belirti ve bulguları olmadığı olduğu sürece, doktor takipler arası sürenin uzatılmasını önerebilir.

Refrakter Lösemi ve Yineleyen Lösemi

Bazı hastalarda tedaviden sonra kemik iliğinde hâlâ AML hücreleri bulunur. Bu duruma refrakter AML adı verilir. Refrakter AML vakalarında, tedavinin ilk bölümünde kullanılmayan ilaçlarla tedavi uygulanabilir. Bazı hastalarda ise allojenik kök hücre nakli yapılabilir.
Yineleme olan hastalarda ise aynı veya farklı ilaçlar kullanılabileceği gibi, kök hücre nakli de uygulanabilir. AML yinelemesi olan yaşlı hastalarda gemtuzumab ozogamisin adı verilen ilaçla tedavi uygulanmaktadır.

Çocuklarda Tedavi

ABD’de 2008 yılı içinde 4220 çocukluk çağı (0-19 yaş arası) lösemi tanısı konulacağı tahmin edilmektedir. AML olan çocuklarda indüksiyon tedavisine iki veya üç ilaçla başlanır. AML’li bir çocukta remisyon sağlandıktan sonra daha güçlü bir tedavi uygulanması gerekir. Buna konsolidasyon tedavisi adı verilir. İndüksiyon tedavisinden sonra genellikle bazı AML hücreleri kaldığından bu tedavinin uygulanması gerekir. Kalan bu AML hücreleri, standart kan veya kemik iliği tetkikleriyle gösterilemez. Çocuklarda konsolidasyon tedavisinde birçok kemoterapi uygulanır.

AML olan her beş çocuktan dördünde remisyon elde edilir. AML’li çocukların yaklaşık yarısında beş yıl sonra herhangi bir hastalık bulgusu görülmez. Bu çocukların çoğu tam şifaya kavuşmuş kabul edilir.

Aşağıdaki durumlardaki çocuklarda AML tedavisi ile remisyon veya tam şifa şansı daha düşüktür:

-Akyuvar sayısının çok yüksek olduğu akut myeloid lösemi olması
-Çocuğun bir yaşından küçük olması
-AML hücrelerinde normal olmayan kromozomlar bulunması 
 
 Yüksek doz kemoterapiden sonra iyileşme olmayan veya yineleme meydana gelen çocuklara allojenik kök hücre nakli yapılabilir. Anne-baba ve büyük yaştaki çocuklarla bu yöntemin yarar ve riskleri konuşulmalıdır.

Çocuklarda Tedavinin Uzun Dönem ve Geç Etkileri

Nakil ve diğer tedaviler, çocuğun büyümesi, hormonları, kalp ve diğer organlarını kapsayan uzun dönem ve ya geç etkilere yol açabilir. Lösemi tedavisi ayrıca öğrenme becerilerinde sorunlara neden olabilir. Özel eğitim yöntemleriyle bu çocukların öğrenmesi sağlanabilir. Sorunların erken fark edilmesi önemlidir.

Yaşlılarda Tedavi

Hastaların en az yarısı tanı konulduğunda 65 yaşın üzerindedir. Genel sağlık durumu iyi olan yaşlı hastalara, genç erişkinlerde uygulanan kemoterapi dozu verilebilir. Bazı durumlarda ise hastalarda kalp, akciğer, böbrek veya şeker hastalığı bulunabilir. Tedavide kullanılacak ilaç ve doza karar verilirken diğer tıbbi durumlar da göz önünde bulundurulur. Doktor tedavi kararı verirken hastadaki AML tipini, hastanın fiziksel durumunun tedaviyi kaldırabilecek düzeyde olup olmadığını ve hastanın tedavi yaklaşımı ile ilgili düşüncelerini de dikkate alır.

AML Alt Tiplerinin Tedavisi

Akut promyelositik lösemi tedavisi
Akut promyelositik lösemi en çok şifa elde edilen AML tipidir. Akut promyelositik lösemi hastaları, A vitamini türevi bir madde olan all-trans retinoik asit (ATRA) ile tedavi edilir. Bu tedavi kemoterapi ile birlikte uygulanır. Bu tip lösemilerde genellikle başarıyla remisyon elde edilir. Akut promyelositik lösemi tedavsinde kullanılan bir başka ilaç arsenik trioksittir (ATO). Löseminin yinelediği veya kemoterapi ve ATRA ile kontrol altına alınamadığı hastalarda kullanılabilir.

Akut Monositik Lösemi Tedavisi
AML’nin bir alt tipi olan akut monositik lösemide, lösemi hücrelerinin omurga kanalı veya beyni istila etme olasılıkları daha fazladır. Ulaşılması zor olan bu hücreleri ortadan kaldırmak için omurga kanalı içine kemoterapi uygulanır. Lumbal ponksiyon (belden sıvı alma) adı verilen bir işlemle omurga kanalına iğne ile girilir; beyin-omurilik sıvısı alınarak kemoterapi ilacı enjekte edilir. Bazen omurilik veya beyindeki büyük hücre kitlesinin ortadan kaldırılması için radyoterapi de uygulanabilir.

 


Bu sayfayı paylaşabilirsiniz:
Facebook'ta Paylaş